(bkz: ben)
bunun genci, yaşlısı yok baktığınız zaman evlilik ve boşanma her daim zor bi durum. yaşınız kaç olursa olsun yeni baştan başlamak her zaman zor oluyor.
niye evlendin diye sorulduğu zaman tek cevabım oluyor. çok sevdim çünkü. bu kadar. başka bir nedeni yok. karşı tarafı bilmem ama ben o zamanlar çok sevdim. zamanla bu sevgi bitti, hatta resmen çıplak ellerle boğdu sevgimi orası ayrı tabii.
işi dramatize etmeyelim. ben de hata ettiğimi düşünüyorum. ama birçok yönden de kendimi anlıyorum. bunu anlatamam, istesem de anlatmam zaten, sadece kendimi anlıyorum, ki bu herkesin yapabildiğini sandığım bir şey değil. kendini eleştirmek ne kadar zorsa kendini bilmek ve anlamak da o denli zor.
bazen arkadaşlarımla konuşurken dalga geçiyorum, otuzuma gelmeden evlendim, çocuk yaptım, boşandım, ben otuzumda neler yaparım kimbilir diye. bu övündüğüm bir şey değil elbette. sadece trajikomik buluyorum.
boşanma mevzusuna gelirsek. benim boşanmamın sebebi çok fazla. özet olarak sadece sevgimiz ve saygımız bitti diyorum. ülkede ayrılmayı dahi beceremeyen insan çok. toplumun da bunun ne olduğunu bildiği yok. bazen beni eski eşimle yan yana görenler, barıştınız mı diye soruyorlar. hayır diyorum. ee yan yanasınız diyorlar. çocukları görme günü bugün çünkü diyorum. aa siz kavga etmiyor musunuz, yani normal konuşabiliyor musunuz falan diyorlar. kanlı bıçaklı olmamamız insanlara garip geliyor.
evet, ayrıyız ama konuşabiliyoruz. kızların okullarına bilgi verdim geçen mesela. babayla ayrıyız, istediği zaman çocukları görebilir, istediği zaman gelip okuldan alabilir dedim. bana buna izin verdiğime dair bir yazı yazdırıp imza attırdılar. çünkü bu yüzden kavga eden çok boşanmış ebeveyn varmış. müdür dedi ki, biz nelerle uğraşıyoruz, göstermeyeceksiniz diye çıldırıyor veliler, sizin bunu halletmeniz ne güzel, dedi.
çocuklara bunu borçluyuz çünkü dedim.
öyle bir hakkımız yok. hayatımız boyunca yan yana gelicez. bundan kaçış yok. düşman değil, ayrıyız ve o çocukların ebeveynleriyiz. ben bunun bilincindeyim. eski eşime de bunun bilincini kazandırdım, sürekli tekrar ede ede. artık o da kabullendi. sadece kendisinden, ciddi bir ilişkisi olmadığı müddetçe her kız arkadaşını çocuklarla tanıştırmamasını rica ettim, travma oluşmasın diye.
bir hatanın bedelini ömür boyu ödemenin, aynı şekilde ödetmenin de bir mantığı yok çünkü.
benim genç yaşta evlenmek isteyenlere bir tavsiyem olursa da şöyle olur. ne istediğinizi, hem kendinizin hem de karşı tarafın ne istediğini iyi biliyorsanız, evlenin. ama bundan emin değilseniz hiç bulaşmayın.
ne istediğini bilmek önemli. baktığımız zaman ne istediğini bildiğini bilen çok kişi de yok bu toplumda.